Fakat ne kadar haklıymışım!

Kooosskoca bir yılı geride bıraktık. Öyle bir yıldı ki herkes yeterince her türlü yermeyi de geyiği de yaptığı için durup da bir de ben klişelerden bahsedecek değilim.

2020 hakkında söylemek istediğim tek şey, bomba gibi başladı diye sevinmiştim; bombaların patlayabildiğini hesaba katmamışım.. 

Bu kadar saçma sapanlığın orta yerinde, biraz da hayata ters gitmek istercesine bir şeyler yapmaya başladım. Oldu mu bilmiyorum, oldu diyebileceğim noktaya gelmedi ama gelecek gibi hissediyorum. Bıraktığınız yerdeyim yani; hala ihtimallere heyecanlanıyorum. Sonunda üzülür müyüm bu sefer onu kestiremiyorum. 

İhtimaller, heyecanlar ve üzüntüler demişken fakat ne de haklı çıktım ama! 2020 daha toz pembe gibiyken hatta fikrinin 2019'dan geldiğini de düşünürsek epey ileri görüşlü davranarak tüm dünyanın da alnının ortasına kazımak isteyeceği bir dövme yaptırmışım. Eskiden ihtimallerin heyecanına üzülen bi' bendim bi' de Gülinler, son 9-10 aydır dünya halkı olarak topluca üzülür olduk. Eee ne diyelim sayın dünyalılar "Hayatıma hoş geldiniz!" ya da "Hayatınıza hoş geldim!". 

Ben ki umutları, hayalleri, ne olursa olsun iyiye yoracak ama'ları olan insanken artık iyimserliği yakalamak için peşinden koşuyorum. Eğlenme konusunda hala fena sayılmam ama içimde bir şeyler eksildi sanki. Artık eskisi gibi coşkulu, umut dolu ve heyecanlar taşan biri gibi hissetmiyorum. "Bir şeyler standardı yakalasın, yeter." diyorum. Her şeyin sonunda bir şeylerin iyiye gideceği hayallerini bırakın kurmayı dilim bile zor söyler oldu. Zaten her şeyin sonu geleceğine de çok ihtimal vermiyorum. Başı belli de sona sahip olacak bir durum gibi gelmiyor açıkçası... 

Birden bire dertleşir gibi bir şeyler dökülsün istedim ve ne dediğim hakkında da çok bir fikre sahip değilim. Kendi kendimle sohbet ederken yazıya dökesim geldi. Bu sene ruh halimi toplayıp herhangi bir cümle yazamadım. Sadece burası değil, o çok sevdiğim günlüğüm bile aylar öncesinde kaldı. Sanırım yazının bir şeyleri ölümsüz kıldığına olan inancım gereği bu yılı hatırlanır kılmak istemedim. İleride her şey iyi gider de, azıcık da olsa detayları unutursam okuyup da hatırlamak gibi bir isteğim hiç yok! Yaşarken hiç komik değildi, hatırlarken de olmayacağına eminim. 

Aslında geldiğim noktayı anlatabilen tek bir cümle var:

"Doğum günüme günler kaldı ve ben hiç heyecanlı değilim.. "

Durumun vahimliğini nesiller boyu anlatacak açıklamayı yaptım bence. 

Kafanızı şişirdiğim için teşekkürler. Kötü bir yazı oldu ama neyseki aylardır başımıza gelen en kötü şey bu yazı değil.



 

-Öperler. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hadi dövme yaptıralım!

Dönüşüm..

Yaşamın orta yerinde çırpınıyor kelebek!