Zamanın Birinde Kendime Gönderdiğim Mektup
Sevgili Ben,
Lütfen ben olmayı hatırla! Sana çok ihtiyacım var.
Renkli olan Ben’e. Mutlu olmayı ve nelerin mutlu ettiğini bilene. Sokaklarda dans eder gibi yürüyene.
Eğer büyüdüysen, yani şimdiki Ben büyümüş halinse; lütfen büyüme! Bir yolunu bul ve küçül. Kaybettiklerinin acısıyla başa çıkma şeklin buysa, yapma. Başka yollar bulursun. Elindekilere de uyma! Alışıyor ve alıştıkça kabul etmiş oluyorsun. Ya da tam tersi işliyor denklem, bilemiyorum. Ama işte bilmemeye devam et mesela! Soruları sormayı daha çok severim ben, cevapları değil.
Verilen sözlerin tutulmasını beklemekten vazgeçtin çoktan, biliyorum. Her seferinde yutkunamadığın sözcükler bırakması canını acıttı diye acımaktan vazgeçme! Çünkü "heves eden kız" olmaktı seni sen, beni ben yapan.
Mesela en son içinden gelerek, düşünmeden ve öylesine, sadece sevdiğin için ne zaman dans ettin? Hatırlamıyorsun. İçindeki müzik çalmayı durdurdu. Kırılan taşlar yanlış yerlere oturdu. OLSUN! Taşları topla, denize at. İleri atmayı hiçbir zaman beceremedin, o zaman sen de geriye atmaya devam et. Yeter ki kaldırıp atacak güçte ol. Altlarda kalan sesini kıstığın müziğin akmasına izin ver.
Sevgili Ben,
Korkuyorsun. Görüyorum. Hayatının en önemli değerlerini yitirdin. Biliyorum. Canın çok acıdı. Hissediyorum. AMA takılma bu kadar. Sen kendini bulmayı seçmedikçe küllenmeye çalışan ateşi körüklüyorsun. Kaldır kendini at uçurumdan. Ölmeyeceksin. Kuşlar uçmayı öğrenmek için yüksekten atlamalıdır. Unutma. Atlama cesaretini gösteremezsen durduğun yerde sayarsın.
Sevgili Ben,
Seni çok seviyorum. Her halinle. Yüreğinde saklı olan seni: yani Ben'i. Ama şu anki halini sevmediğini görüyorum. Sevme de zaten! Bu sen değilsin! Sevmedin diye de küsüp köşene çekilme. Gönder şimdi'yi. Kendin ol.
Sevgiyi hatırla.
Gökleri.
Kuşları.
Uçmayı.
Renk mi istiyorsun? AL O BOYALARI.
Maviyi hatırla! Kendin olmayı...
At kendini uçurumdan. Elinden tutan yine sen olacaksın kendinin.
01.04.2018-22:31
Not:
Bu mektuptan bir vakit sonra, uçurumdan atladım canım okuyan. Renklerim geri geldi. Kanat çırpmak hiç bu kadar zevkli olmamıştı! Dünyanın hangi köşesinde kanadı kırık bir kuş varsa onlar adına da uçtuğumu hissettim. Dans mı? O en zoruydu, hala sebepsiz, öylesine dans edemesem de yolları dans eder gibi yürüyebiliyorum. Sana sözüm olsun bir sonraki seviye evde saatlerce halının üzerinde oynayan ben olacak!
Lütfen ben olmayı hatırla! Sana çok ihtiyacım var.
Renkli olan Ben’e. Mutlu olmayı ve nelerin mutlu ettiğini bilene. Sokaklarda dans eder gibi yürüyene.
Eğer büyüdüysen, yani şimdiki Ben büyümüş halinse; lütfen büyüme! Bir yolunu bul ve küçül. Kaybettiklerinin acısıyla başa çıkma şeklin buysa, yapma. Başka yollar bulursun. Elindekilere de uyma! Alışıyor ve alıştıkça kabul etmiş oluyorsun. Ya da tam tersi işliyor denklem, bilemiyorum. Ama işte bilmemeye devam et mesela! Soruları sormayı daha çok severim ben, cevapları değil.
Verilen sözlerin tutulmasını beklemekten vazgeçtin çoktan, biliyorum. Her seferinde yutkunamadığın sözcükler bırakması canını acıttı diye acımaktan vazgeçme! Çünkü "heves eden kız" olmaktı seni sen, beni ben yapan.
Mesela en son içinden gelerek, düşünmeden ve öylesine, sadece sevdiğin için ne zaman dans ettin? Hatırlamıyorsun. İçindeki müzik çalmayı durdurdu. Kırılan taşlar yanlış yerlere oturdu. OLSUN! Taşları topla, denize at. İleri atmayı hiçbir zaman beceremedin, o zaman sen de geriye atmaya devam et. Yeter ki kaldırıp atacak güçte ol. Altlarda kalan sesini kıstığın müziğin akmasına izin ver.
Sevgili Ben,
Korkuyorsun. Görüyorum. Hayatının en önemli değerlerini yitirdin. Biliyorum. Canın çok acıdı. Hissediyorum. AMA takılma bu kadar. Sen kendini bulmayı seçmedikçe küllenmeye çalışan ateşi körüklüyorsun. Kaldır kendini at uçurumdan. Ölmeyeceksin. Kuşlar uçmayı öğrenmek için yüksekten atlamalıdır. Unutma. Atlama cesaretini gösteremezsen durduğun yerde sayarsın.
Sevgili Ben,
Seni çok seviyorum. Her halinle. Yüreğinde saklı olan seni: yani Ben'i. Ama şu anki halini sevmediğini görüyorum. Sevme de zaten! Bu sen değilsin! Sevmedin diye de küsüp köşene çekilme. Gönder şimdi'yi. Kendin ol.
Sevgiyi hatırla.
Gökleri.
Kuşları.
Uçmayı.
Renk mi istiyorsun? AL O BOYALARI.
Maviyi hatırla! Kendin olmayı...
At kendini uçurumdan. Elinden tutan yine sen olacaksın kendinin.
01.04.2018-22:31
Not:
Bu mektuptan bir vakit sonra, uçurumdan atladım canım okuyan. Renklerim geri geldi. Kanat çırpmak hiç bu kadar zevkli olmamıştı! Dünyanın hangi köşesinde kanadı kırık bir kuş varsa onlar adına da uçtuğumu hissettim. Dans mı? O en zoruydu, hala sebepsiz, öylesine dans edemesem de yolları dans eder gibi yürüyebiliyorum. Sana sözüm olsun bir sonraki seviye evde saatlerce halının üzerinde oynayan ben olacak!
-Öperler.
Yorumlar
Yorum Gönder